Üreme organları kaynaklı kanserler sık sık görülse de vajina kanseri bu kanser türleri arasında daha nadir karşılaşılan hastalıklardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde üreme organı kanserlerinde vajina kanserinin oranı %1 gibi düşük bir oranda görülür. Ancak son yıllarda kanser vakalarındaki artış nedeni ile vajina kanseri riskinin de günden güne arttığı bilinmektedir. Bu nedenle kadınların en çok endişelendikleri ve merak ettikleri kanser türleri arasında vajina kanseri ve vajina kanserinin belirtileri ve risk faktörleri gibi oldukça önemli sorular yer alır.
Genital bölge ve çevresinde ya da üreme yollarında oluşan kanserler, birçok farklı faktörün bir araya gelmesi ile ortaya çıksa da rahim ağzı (Serviks) kanseri ve anal kanserinde de olduğu gibi, cinsel yolla bulaşan hastalıklar kanserin temel etkeni olarak kabul edilmektedir. Cinsel yolla bulaşan ve yüksek riskli tipleri nedeni ile kanserleşmeye neden olan Human Papilloma Virüsü, yüksek yayılma hızı nedeni ile günümüzde toplumun en çok dikkat etmesi gereken virüs türleri arasında yer alır. Bu nedenle aktif cinsel yaşamı olan kişilerin düzenli olarak uzman bir doktor tarafından kontrol edilmesi, vajina kanseri gibi riskli kanserlerde erken tanı ve tedavi için oldukça önemlidir.
Vajina kanseri nadir görülen kanserler arasında yer alsa da günümüzde kadınların en çok korktuğu hastalıklardan biri haline gelmiştir. Vajinanın iç duvarında ya da doğum kanalının olduğu alanda oluşan kanserler vajina kanseri, vajinanın dış bölümünde oluşan kanserleşmeye ise vulva kanseri denmektedir. Vajina ve vulva kanseri birbirlerinden ayrılsa da belirtileri ve tedavileri bakımından büyük oranda benzer seyir gösterirler. Vajina içerisindeki hücrelerde yaşanan mutasyon ile birlikte, hücreler zaman içerisinde düzensiz bir biçimde çoğalır.
Vajina içerisinde anormalleşen hücreler kanserleşerek tümör oluşumlarına yol açar. Mutasyon sonucu oluşan bu kanser hücrelerine vajina kanseri adı verilir. Vajina kanseri pek çok risk faktöründen etkilense de hastalığın ortaya çıkışında cinsel geçişli hastalıkların varlığı temel etken olarak kabul edilir.
Vajina kanseri ve vulva kanseri genellikle birbirlerine çok benzer belirtiler gösterir. Vajinanın iç ve dış bölgesinde oluşan kanser hücreleri, travmaya karşı hassasiyet gösterir. Bu nedenle vajina kanserinde en sık görülen belirtiler arasında vajinal kanama ilk sıralarda yer alır. Ancak vajina kanseri nadir görülmesinin yanı sıra belirtileri uzun süreler sessiz kalabilen ve erken evrelerde belirti göstermeyebilen kanser türlerinden biridir. Özellikle kanama ve akıntı ile kendini gösteren vajina kanseri, bazı hastalarda üreme yollarında fiziksel rahatsızlıklara neden olmaktadır.
Vajina Kanserinin Belirtileri
Vajina kanseri oluşmasının nedeni konusunda net ve kesin bir bilgiye ulaşılamasa da günümüzde çalışmalar hala devam ediyor. Kanserin oluşumu ile ilgili tespit süreçleri diğer kanser türlerine göre daha zorlu olabiliyor. Bu nedenle kanserin oluşmasını önlemek adına, kanserin gelişmesine neden olabilecek risk faktörlerini konusunda dikkatli olmak gerekiyor. Vajina kanserinin risk faktörleri arasında ileri yaş, HPV Virüsü, sigara kullanımı, vulva bölgesinde oluşan deri hastalıkları, düşük bağışıklık sistemi ve HIV gibi cinsel hastalıklar yer alıyor.
Vajina kanseri ortalama olarak 45-65 yaş aralığında ortaya çıksa da ilerleyen yaş ile birlikte kansere yakalanma riski de artıyor. Birçok kanser türünde olduğu gibi sigara kullanımı vajina kanserinin risk faktörleri arasında büyük rol oynuyor. Vajina kanserinin oluşum nedeni tam olarak belirlenemese de var olan risk faktörlerinden korunmak, vajina kanseri oluşumunu önlemek için en önemli adımlardan biri olarak kabul ediliyor.
Vajina kanserinin hangi sebeplerle ortaya çıktığı konusunda birçok araştırma yapılsa da henüz kesinlik kazanmış bir neden bulunamamıştır. Ancak doktorların genel görüşüne göre vajina bölgesinde yer alan hücrelerin DNA’sında yaşanan bozulmalar ve mutasyonlar ile birlikte kanser hücreleri oluşmaktadır. Anormalleşen hücrelerin kısa sürede hızla büyümesi ve bölünmesi ile bölgede kanserleşmeye neden olmakta, zaman içerisinde tümörleşerek vajina içini ve çevre dokulara yayılmaktadır.
Günümüzde vajina kanserinde en çok etkili olan faktörün, cinsel yolla bulaşan hastalıklardan Human Papilloma Virüsü olduğu düşünülmektedir. Genital, anal ve oral yolla bulaşabilen virüs, vajina kanserinin yanı sıra üreme organlarında oluşan birçok kanserin oluşumunda en önemli etken olarak kabul edilir. Bu nedenle HPV Virüsü’nün neden olduğu kanserlerin oluşumunu önlemek için virüse karşı aşılanma, vajina kanserinden korunmada büyük rol oynar.
Vajina kanserinin temelinde yatan neden tam olarak bilinmese de benzer kanserlerde (Rahim ağzı kanser, anal kanser gibi.) en önemli nedenlerden biri olarak kabul edildiği için HPV Virüsü’nün etkili olduğu düşünülmektedir. Cinsel yolla bulaşan Human Papilloma Virüsü son yıllarda toplumun büyük çoğunluğunda görülen oldukça yaygın bir virüs türü haline geldiği için üreme yollarında oluşan birçok kansere neden olabilen etkenler arasında yer alır.
Ancak Human Papilloma Virüsü taşıyan her birey vajina kanserine yakalanmaz. Toplumda HPV Virüsü taşıyıcısı oranı çok yüksek olmasına karşın, vajina kanserine yakalanan hasta sayısı oldukça azdır. Bu nedenle HPV Virüsü’nün vajina kanserine sebep olabilmesi için hastanın diğer risk faktörleri ile ilişkisi ve taşıdığı Human Papilloma Virüsü’nün hangi tipe ait olduğu gibi etkenler göz önünde bulundurulmalıdır.
Vajina kanseri genellikle geç belirti veren kanser türlerinden biri olduğu için çoğunlukla rutin taramalar sırasında ya da şiddetli belirtileri sayesinde teşhis edilebiliyor. Jinekolojik muayene sırasında hastanın öyküsü ile birlikte doktor önce vajina muayenesi ile fiziki inceleme yapıyor. Genellikle vajina içerisinde ve duvarında görülen kanamalı yapı ve tümöral yapı ile birlikte bölgeden parça alınarak biyopsi taramasına gönderiliyor. Biyopsinin sonucuna göre hastanın kanser olup olmadığı, kanserli hücre var ise hangi evrede ve aşamada olduğu tespit edilebiliyor.
Kanserin ve tümörlerin durumunu daha net görmek için doktor önerisi ile birlikte PET ve MR gibi ek taramalar da yapılabilmektedir. Ancak vajina kanseri gibi üreme kanalında gelişen kanser türlerinde erken teşhis için en önemli etkenin Smear testi olduğu bilinmektedir. Genital bölge içerisinde var olan hücrelerin yapısında yaşanan değişiklikler Smear testi ile birlikte kanserleşmeden çok önce fark edilebilmektedir. Bu neden her yıl düzenli olarak test ve kontrollerin yapılması erken teşhiste büyük rol oynamaktadır.
Pek çok kanser türünde olduğu gibi vajina kanserinde de kanserin türüne, evresine ve boyutuna göre tedavi yöntemleri uygulanıyor. Farklı tedavi yöntemleri arasından hangi yolun seçileceği konusunda doktorun tercihi bazen tek bir tedaviden yana olurken bazı hastalarda birden fazla tedavinin bir arada uygulanması tercih edilebiliyor. Diğer kanserlerde geçirilen tedavi evreleri vajina ve vulva kanserlerinde de uygulanıyor.
HPV Genital Siğil Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Bu sitede yer alan bilgiler, kişileri bilgilendirmek amacıyla hazırlanmış olup, hiç bir şekilde hastalıkların tanı veya tedavisinde kullanılamazlar. Sitemiz Sağlık Bakanlığı 15/2/2008 tarih ve 26788 numaralı yönetmeliği 29. maddesine göre sunduğumuz hizmet ile ilgili konularda bilgilendirme amaçlı tanıtım ve ilan kapsamında hazırlanmıştır.
Gizlilik İlkesiHPV Genital Siğil Konusunda Bilgi Alın